Ünlenen Mektup: “Ben bir anneyim, köle değil!”
Kadınlar, evdeki sorumluluklarına rağmen keyif aldıkları şeyleri yapmaya vakit ayırmalıdır.
“Bir anne olmam, ev işi kölesi olduğum anlamına gelmez.” 32 yaşındaki bir Avustralyalı kadının Facebook profilinde paylaştığı bu cümle internette hızla yayılıyor.
Constance Hall sosyal medya sitelerini aktif şekilde kullanan ve kendi blogunda çocuklarla birlikte aktif bir yaşam tarzını devam ettirmek, sosyal bağların, ilgi alanlarının ve tutkuların önemi üzerine yazan genç bir kadın.
Geçtiğimiz haftalar içerisinde yayınladığı bir mektup, bir görüşten öte sanki tüm kadınlara toplumdaki hak ettikleri yere geçip bir yandan ebeveyn olarak sorumluluklarını yerine getirip, bir yandan da kişisel gelişimlerine devam etmeleri hakkında bir çağrıydı.
Bugün sayfamızda bunu sizinle paylaşmak istiyoruz.
Ben bir anneyim, ben bir kadınım: Constance Hall’un mektubu
Constance Hall çocuklarını neredeyse gittiği her yere götürmekten çekinmeyen o kadınlardan biri. Onları kucağına alıp kumsalda saatler geçiriyor, başka çocuklar ve arkadaşlarının olduğu toplantılara veya alışverişe gidiyor.
Hiçbir şeyden vazgeçmek istemediği için hayatında bazı keskin öncelikler belirlemesi gerekmiş, öncelikleri: çocukları ve kendisi.
Arkadaşlarının kendilerine “anne” yerine “yuva kurucu” demesinden ve bazılarının yalnız hissettiklerinde depresyona girmelerinden yorulan Constance, sizinle de paylaşmak istediğimiz bu cümleleri yayınlamış:
Bu yazımızı da okuyun:Narsist Anneye Sahip Olmanın 7 Etkisi
“Parklarda oturmuş, çocuklarına çok ilgi göstermeden telefonlarına bakan kadınlara yazıyorum.
Evet, size diyorum. Akıllı telefonunuza gömülmek ve sadece sosyal medyada konuşan anne grupları ile konuşmak yerine etrafınızdaki dünya ve çocuklarınızla bir bağ kurmalısınız.
Unutmayın, o “küçük anne grubunun” ne düşündüğünün hiçbir önemi yok. Kalkın ve çocuklarınızla oynayın.
Lavaboda yıkanmamış bir yığın bulaşığı olan bir kadın hala çocukları ile birlikte dışarı çıkıp arkadaşlarıyla kahve içebilir.
Size söylüyorum. İyi bir anne, eş veya insan olmak, tüm vaktinizi evi temizlemeye harcamak demek değildir. Eğer siz buna odaklanıp bir takıntı haline getirirseniz, arkadaşlarınız hayatlarını siz olmadan yaşamaya başlayacaklardır.
Doğumdan sonra doktorun antidepresan yazdığı kadın, sana söylüyorum. İster inan ister inanma ama çocukların büyüdükten sonra da hala depresyonla savaşıyor olacaksın. Depresyonu pes etmekle karıştırma. Hala hayatının kontrolü senin ellerinde ve her şeyin üstesinden gelebilirsin.
Bu hayatının en güzel dönemi ve bu dönemin tadını çıkar!
Bazen güçlü olmak ve güçsüzlüğü karıştırırız; ama unutma, sandığından çok daha güçlüsün. Yardım istemen gerekmesi, güçsüz olduğun anlamına gelmiyor. Buna değiyor!
Unutma, pek çok kadın seninle aynı şeyleri yaşıyor ve onlar da bunun hakkında konuşmuyor olabilirler.
Doğum sırasında aldığı tüm kiloları verememiş o kadın için yazıyorum. Endişelenme, bu önemli değil çünkü anne olmak artık senin günde 24 saatini vermen gereken ama maaşsız yeni işin.
Aslında bu asla bitmeyecek bir iş. Yani eğer canın istiyorsa bir dilim kek yemekten çekinme. Bedeninin doğum sonrası aldığı şekil kimseyi ilgilendirmez, başkalarının diyebileceği şeyleri boş ver: onlarına artık bir önemi yok.
Okuyun:Çocuklar Matematik Dersinde Neden Parmaklarını Kullanmalılar?
Hayatınızdaki öncelikleri belirlemenin önemi
Constance’ın yazdıkları bazılarımız için anlamlıyken bazılarımız için öyle olmayabilir. Bulaşıkları her zaman yıkayabilir ve evi her zaman temizleyebilirsiniz ve ardından çocuklarınızla istediğiniz kadar vakit geçirebilirsiniz.
Ancak Constance’ın anlatmak istediği şey bunların çok daha ötesinde.
- Bir anne olmak, yaşantınızdan, hayallerinizden, arkadaşlarınızdan veya kariyerinizden vazgeçmeniz gerekiyor demek değildir.
- Günlük yaşantınız aynı olmayacak, yeni zorluklar ve sorunlarla karşılaşacak ve bir noktada umudunuzu kaybedeceksiniz. Ancak, yaşamak, öğrenmek ve bir anne olmak güçlü ve esnek olmak ve sevdiğiniz şeyler için her gün savaşmak demektir.
- Mutlaka önceliklerinizi belirlemelisiniz: unutmayın, eğer siz mutlu değilseniz çocuklarınızın da mutlu olmasını sağlayamazsınız.
Eğer bir noktada umudunuzu kaybetmeye başlarsanız, çocuklarınızla birlikte dışarı çıkıp biraz güneş görmekten, diğer annelerle konuşmaktan ve etrafınızı size hayatın ve çocuk büyütmenin mucizelerini hatırlatacak kişilerle çevrelemekten korkmayın.
kaynak:https://sagligabiradim.com/unlenen-mektup-ben-bir-anneyim-kole-degil/?utm_medium=post&utm_source=website&utm_campaign=featured_post