OKUL KAPISI
Okulların kapıları ağırdır ve genellikle elektrikle çalışır. Görevliler kumandaya basarak kapının açılmasını – kapanmasını sağlar. Ancak görevli çocuğunuzu görmeden kapıyı kapatırsa çocuğunuz sıkışarak ölebilir.
Bazen de onlarca kilo ağırlığındaki bu devasa kapılar çocukların üzerine düşerek ölümüne neden oluyor. Çocuğunuza okul kapısıyla oynamamasını ve kapıdan uzak durması gerektiğini öğretin.
TUVALET- LAVABO
Tuvalete yalnız gönderilen anaokulu öğrencisi, üzerine lavabonun devrilmesi sonucu ağır yaralanabilir ya da hayatını kaybedebilir. Özellikle anasınıfı ve ilkokul birinci sınıflarda lavabolar düşme tehlikesi göz önüne alınarak demir destekli veya ayaklı yapılmalı.
Sadece iki vida ile duvara monte edilmiş olması o lavaboyu güvenli hale getirmiyor. Birçok anaokulundaki ve ilkokuldaki lavabo, çocuklara uygun sağlamlıkta ve boyutta değil. Çocuğunuzu anaokuluna ve ilkokul birinci sınıfa yazdırırken, lavaboları tek tek kontrol edin.
Lavabo, klozet ve pisuvarların çocuğunuzun boyuna göre olup olmadığına bakın. Ayna kırıldığında parçaları dağılıp çocuğunuza zarar vermemeli. Aynalar da camlar gibi filmli olmalı. Filmli cam kırıldığında dağılmaz. Yerler ıslak olmamalı. Çocuklar ıslak zeminde kayarak ağır yaralanabilir.
SIRA, MASA, SANDALYE
Çarpma ve düşmelere karşı sıra, masa ve sandalyelerin köşeleri sivri olmamalı. Sivri ise yumuşak köşelikler takılmalı.
DOLAPLAR YATAY OLMALI
Çocuklar okullarda devrilen dolapların altında kalarak ölüyor. Sınıflardaki ve koridorlardaki dolaplar dikey değil yatay olmalı. Tüm dolaplar duvara monte edilerek devrilme riskleri ortadan kaldırılmalı.
ÇARPIŞMA
Okulda çocukların sık sık yaşadığı kazalardan biri de çarpışmadır. Bu sorunun en büyük nedeni mimari. Travmaya ve ağır yaralanmalara neden olan çarpışmaları önlemenin yolu okul binalarının köşelerini daha oval yapmaktan geçiyor. Keskin köşelere sahip binalarda köşelere çeşitli bariyerler koyarak çocukların çarpışmaları önlenebilir.
OYUN PARKI
Çocuk parklarındaki gibi okul bahçelerindeki salıncaklar da kaydırak ve diğer bölümlerin hemen yanına kurulduğu için çok sayıda kaza meydana gelir. Salıncaklar adeta tuzak gibidir.
Kaydırağa çıkmak isteyen çocuk salıncakların önünden geçmek zorundadır. Geçerken de hızla sallanan çocuklardan birine hedef olur. Veya kaydıraktan kayan çocuk, salıncakta sallanan çocukla çarpışır.
Salıncakların ahşap, plastik ya da metalden yapılan oturak kısmının çocukların genellikle başına çarpmasıyla ağır yaralanmalar meydana gelir veya ölüm olayı gerçekleşir. Beyin sarsıntısı geçiren birçok çocuk da engelli kalır.
Bu ölümcül kazaları engellemenin iki basit yolu vardır. Birincisi, salıncakları kaydırakların ve diğer oyun alanlarının uzağına kurmak. İkincisi, salıncakların çevresini en az 50 santimetre yüksekliğinde bariyerle çevirmek.
Bu basit ama hayat kurtaran iki önlem, ne belediyelerin, ne okulların ne de özel kuruluşların yaptığı parklarda alınmıyor. Çocuklar yaralanmaya ve ölmeye devam ediyor.
Okullardaki çocuk parklarında da bir standart olmadığı için bazı parklarda kaydıraklar çok yüksek yapılabiliyor. Bu yükseklikten düşen çocuklar baş üstü yere çakılarak ağır yaralanıyor.
En büyük sorunlardan biri de oyun alanlarının yaş gruplarına göre ayrılmamış olması. Büyük çocukların kaba ve dikkatsiz davranışı sonucu küçük çocuklar yaralanmaktadır.
Çocuklar yaş gruplarına göre teneffüse çıkmalı ya da oyun alanları kesinlikle yaş gruplarına göre bariyerlerle ayrılmalı.
OKUL ÖNÜNDE TRAFİK
Birçok okulun ana çıkış kapısının önünden yol geçiyor ve trafik yoğundur. Çocuklar, okuldan çıkıp yolun karşısında annelerini ya da babalarını görünce aniden yola fırlayarak araçların altında kalıp ölüyor.
Çocuğunuza sizi gördüğünde yola fırlamamasını öğretin. Çünkü birçok sürücü, okul bölgesinde yavaşlamıyor. Sürücülerin büyük bir bölümü okul yolundaki hız limitine uymuyor.
Saatte 60 km hızla meydana gelen bir kaza çoğu zaman ölümle sonuçlanır. 50 km hızla çarpmalarda ölüm oranı yüzde 70’tir. 30 km hızda ise ölümle sonuçlanan kaza oranı yüzde 10 oranında kalıyor. Düşürülen her 1 km hız, olası kazalarda ölüm riskini azaltıyor.
KANTİN
Türkiye Halk Sağlığı Kurumu’nun çocukların tüketmemesi gereken gıdalarla ilgili hazırladığı ‘kırmızı’ listeye, devlete ait ya da özel kimi anaokullarında uyulmadığı belirlendi.
Oysa; gazlı içecekler, aromalı içecekler (soğuk çay), kolalı içecekler, kızartmalar, cipsler, tüm çikolata ürünleri, tüm şeker ve şekerleme ürünleri (jöle şekerleme, sert şekerleme), gofret, kekler ve pastalar (yaş pastalar, ekler, kruvasan, donut, parfe, mozaik pasta, muffin, cupcake), hamurlu şerbetli tatlılar ‘kırmızı’ listeye alındı ve bu ürünlerin okul kantinlerinde satışı yasaklanmıştı.
Okul öncesi ve okul çağındaki çocuklara yönelik menülerde süt, ayran, gerçek limonata, haşlanmış yumurta, zeytin, söğüş salata, menemen, bitki çayı, bal, mevsim meyveleri gibi gıdalara yer verilmesi gerekiyor.
Tatlı önerileri arasında ise kek, doğal limonata, doğal meyve suyu, muhallebi, cevizli kurabiye gibi gıdalar var. Ancak bazı anaokullarının menülerinde son derece ucuza satılan hazır meyve suları, kola, elma şekeri, kendine yer bulabiliyor.
Bu durum, özel günlerde daha da raydan çıkabiliyor. Okul kantinlerini yakından gözetleyin ve bu ürünler satılıyorsa yetkilileri uyarın.
BAHÇE KORKULUKLARI
Okulların etrafını çevreleyen demir korkuluklar genellikle standart dışı. Çoğu zaman öğrencileri başı bu demir korkuluklara sıkışmakta ve güçlükle kurtarılmaktalar. Bu korkulukların dikey çubuklarının aralıklarının 10-15 santimetreyi geçmemesi gerekiyor.
LABORATUVARLAR
Okullarda sık sık deney sırasında patlamalar olur ve çocuklar yaralanır. Kiminde yanıklar meydana gelir kimisi de gözlerini kaybeder. Açıkta bırakılan civalar çocukları zehirler.
Laboratuvarlardaki bu kazalar basit önlemlerle engellenebilir. Öğrencilere deney sırasında koruyucu gözlük, eldiven verilmesi bile birçok kazayı yaralanmadan atlatmalarını sağlayacaktır. Ayrıca birçok okuldaki laboratuvar, çocukların boyuna uygun değil.