Çocuklarda öğrenme güçlüğü sık karşılaşılan bir durumdur. Bu çocukları zihinsen problem yaşayan çocuklardan ayırt etmek gerekir. Bu durum gerekli önlemler alınarak önüne geçilebilir bir hale gelebilir. Öğrenme güçlüğü çeken çocuklarda görülen davranışları şöyle sıralayabiliriz;
• Bu çocukların zeka seviyeleri normaldir veya normalin üstündedir. Aileler çocukları öğrenme güçlüğü çekiyor ise çocuklarının zeka seviyesinde bir problem olduğunu düşünmemelidir.
• Öğrenme güçlüğü çeken çocuklar ya çok aktiftir ya da çok pasiftir. Aileler genelde çocukları çok hareketli olduğu zaman çocuklarının bu durumunda mutlu olabilirler ama bu durum çocukların odaklanma sorunu ile öğrenme güçlüğü çekmesine neden olabilir. Bu duruma dikkat edilmelidir.
• Öğrenme güçlüğü çeken çocuklar uzun süre bir şeye odaklanamazlar, dikkatleri kısa sürelidir ve en ufak bir şeyden dağılabilir.
• Zaman kullanmak konusunda problem yaşarlar.
• Oldukça dağınıktırlar.
• Denge problemi yaşarlar, denge gerektiren oyunlarda zorlanırlar.
• Algılamaları yavaştır, etraflarından olan olaylara geç tepki verirler.
• Sağ el-sol el kullanımından zorluk yaşarlar.
• Konuşurken bazı harfleri birbirlerine karıştırırlar, bazı harfleri hiç söyleyemezler.
• Kelimeleri söylerken kısaltarak veya uzatarak söyleyebilirler.
• Bir şey anlatırken vücut dilini kullanamazlar, anlattıkları ile yaptıkları birbirini karşılamaz.
• Etrafında olan bitenlerden kolay etkilenirler, etkilerinden çıkmaları uzun sürebilir.
• Matematik problemlerini çözmede zorluk çekerler.
• Öğrendikleri şeyleri çok kolay unutabilirler.
• Bir şey okurken uzun veya bilmediği kelimeleri duraklayarak okur, cümlelerin sonunu okumadan kendisi bir şeyler uydurabilir.
• İçinden okuma yaparken farkında olmadan dışarıya sesler çıkarır.
Ailelerin çocuklarını öğrenme güçlüğüne itecek yanlış hareketleri nelerdir,
Öğrenme güçlüğü problemi çocuklarda sadece doğuştan olan, çocuğun fiziksel veya biyolojik yapısıyla ilgili olan problemler değildir. Sağlıklı çocuklarda da ailelerinin yanlış tutum ve davranışları yüzünden görülebilecek davranışlardır. Çocukları bu duruma atan yanlış davranışlara örnekler verebiliriz, aileler çocuklarına karşı bu şekildeki davranışlardan çekinmelidirler.
• Güven eksikliği; Bu durum çocuğun kendisine karşı öz güvenini zedeler, çocuk kendini geri plana iter, zaman ilerledikçe çocukta öğrenme bozukluklarına neden olur.
• Çok basit durumlarda bile yüksek sesle azarlama, hatta fiziksel darp; Bu şekilde davranan ailelerin çocukları hata yapmaktan korktukları için ya hiçbir şey yapmazlar, ya da yaptıklarını çok yavaş yaparlar ki hata yapma olasılıkları en aza insin.
• Çocuklara duygusal olarak baskı kurmak; Yaptığı bir hatada sen beni hiç mi sevmiyorsun, neden böyle yapıyorsun bak ben seni ne kadar çok seviyorum gibi sözlerle çocuklara baskı kurulduğunda çocuklar psikolojik olarak kendilerini geri plana iterler.
• Çocukları arkadaşları ile karşılaştırmak, onlardan başarısız olduğunu vurgulamak.
• Çocukları sürekli çalışmaya zorlamak, rahatlamasına izin vermemek.
Çocuğa sadece annenin yakınlık göstermesi doğru mudur?
Eğitimin dönemiyle çocuğuna yakınlaşan babalar çocukları için gerçekten babalık görevini yapmış sayılırlar mı?
Babalık çok daha erken dönemlerde başlar. Anneler karınlarında çocuklarını taşır iken onunla duygusal bir bağ kurabilirler, bu çok kolaydır ve doğal olandır. Yani annelik çocuklar daha karınlarında iken başlar. Ama babalığında böyle olması gerekir, daha anne karnında iken çocukları ile konuşmalılar, onu hissetmeye çalışmalılardır. Doğum anından itibaren fiziksel bağlantı kurmalılardır. Çocuklar nasıl annelerinin kokularını tanıyorlar ise babalarını da kokularından tanımalılardır. Daha ilk günlerden başlayan bu baba çocuk ilişkisi ileride çok daha sağlam temellere oturmuş bir ilişkiye dönüşecektir. Babalar ilk dünyaya geldiği yıllarda kendilerine ihtiyaç duymadığını düşünse de uzmanlar bunun tersini düşünmektedir. Çocuklar ne kadar küçük olurlarsa olsun babalarının kucaklarında kendilerini çok daha güvende hissederler. İlerleyen yıllarda babalarıyla bu ilişki içerisinde olan çocuklar babalarının eve dönüşlerini özlemle beklerler, babaları eve gelince mutlulukları artar ve onunla konuşmak ister. Fakat maalesef birçok baba günün yorgunluğundan çocuklarının bu isteklerine karşılık vermezler ve onları mutsuz ederler. Babalarından beklediği reaksiyonu göremeyen çok ile babaları arasında bağ gün geçtikçe yıpranır ve güvensizlik oluşur.
Öğrenme güçlüğü çeken çocukların aileleri nelere dikkat etmelidir, bu durumun nasıl önüne geçilebilir?
• Her şeyden önce bu durumun gerçek nedeni bulunmalıdır.
• Okul öncesi dönemde ise kreş öğretmeni, yardımcı öğretmenler, yemek yediren öğretmenlerinden, okul döneminde ise sınıf öğretmenlerinden yardım isteyerek davranışlarını takip edin.
• Uzmanlarla görüşerek gerekli testleri yaptırın.
• Öğretmenleri ile ortak hareket edin.
• Çocuğunuzun gerçek kapasitesini tanıyın, onun üstünde yüklenmeyin.
• Sık sık tekrar yapın, öğrendiklerini unutmasına izin vermeyin. Ama bu tekrarları oyunlar içerisinde yapın ki çocuk çok sıkılmasın.
• Sabırlı olun.
• Pozitif olun.
• Çocuğunuzun kendini rahat ve güvende hissetmesini sağlayın.
• Başarılarında onu ödüllendirin, yeni başarılar yakalaması için teşvik edin.
• Sık sık hafız oyunları oynayın.
• Çocuğunuza güvenin ve bunu ona hissettirin.
• Başaramayacağı görevler vermeyin ki başarısızlığa uğradığında üzülerek kendini geri plana çekmesin.
• Hayatta her şeyi her zaman başaramayacağını anlatın.
Bu tür davranışları yapan her çocuk öğrenme güçlüğü çekiyor anlamına gelmez, ama çocuğunuzun öğrenme güçlüğü çektiğinden endişeleniyorsanız bir uzmandan yardım alıp bu durumun çok rahat önüne geçebilirsiniz.
http://www.okuloncesihersey.net