Kısırlık nedir?
Nedenleri ve Riskleri Nelerdir?
Günümüzün hızlı ve stresli yaşam koşulları, sigara ve alkol gibi alışkanlıklar, sağlıksız ve düzensiz beslenme gibi birçok nedene bağlı olarak kısırlık, yani infertilite oranlarında ciddi artış görülmektedir. Çocuk sahibi olmak isteyen çiftler bir süre bekleyebilirler, ancak belli bir süre sonunda hala gebelik gerçekleşmiyorsa bu kez artık tıbbi olarak bir açıklama beklenmeye başlar.
İnfertilite (Kısırlık) Nedir?
Kısırlık düzenli ve korunmasız olarak seks yaşamına rağmen gebelik elde edilememe durumudur. Biyolojik yetersizlikler sonucu erkek sperminin yumurtayı dölleyememesi ya da gebeliğin sona ermeden önce düşükle kaybedilmesi gibi şikayetler sonucunda kısırlık ortaya çıkar.
Birçok ülkede infertilite; kontrasepsiyon (doğum kontrol yöntemleri) kullanmadan 12 ay düzenli cinsel ilişki sonrası gebe kalmayı başaramayan çiftlere konulan teşhistir.
Araştırmalar, infertilite durumlarının yarısından fazlasının kadının biyolojisinden kaynaklı olduğuna işaret ederken, geri kalanlar erkekten kaynaklanan sperm bozuklukları veya tanımlanamayan faktörlerden kaynaklanır.
Teşhis konulabilen infertilite vakalarının çoğu tedavi edilebilir. Doktorlar genellikle, düzenli korunmasız cinsel ilişkiyle hamile kalamayanlara , 24 ay geçmeden infertilite teşhisi koymazlar. Çoğu kişi ise 12 ay içinde gebelik olmazsa doktora gitmeye başlar.
İnfertiliteye Neden Olan Risk Faktörleri
Yaş: Bir kadının doğurganlığı yaklaşık 32 yaşından sonra düşmeye başlar ve giderek azalmaya devam eder. Erkek doğurganlığı ise 40 yaşından sonra kademeli olarak düşer.
Sigara ve Alkol: Sigara ve alkol, hem erkek hem de kadınlarda infertilite riskini önemli ölçüde artırmaktadır. Ayrıca doğurganlık tedavisinin etkilerini de zayıflatabilir. Bir kadın hamile kaldığında bile, eğer sigara içerse ya da alkol tüketmeye devam ederse, düşük yapma riski daha yüksektir.
Aşırı Kilo: Aşırı kilo ya da obezite ve hareketsiz bir yaşam tarzı, genellikle kadın kısırlığının başlıca nedenleri olarak gösterilir. Aşırı kilolu bir erkek normalden daha az ve kalitesiz sperm üretme riskine sahiptir. Kadınlarda da yumurta üretiminden sorunlar ortaya çıkmaktadır.
Yeme Bozuklukları: Sağlıklı beslenme bir hayat biçimi olarak benimsenmelidir. Yeme bozukluğu rahatsızlıkları maalesef vücudun dengesini ciddi oranda bozar. Bu da vücutta tüm sistemleri alt üst eder. Hormonların da direk olarak etkilenmesi ile infertiliteye yol açılır.
Aşırı Egzersiz: Her hafta yedi saatten fazla egzersiz yapan bir kadın yumurtlama problemleri yaşayabilir, çünkü yine vücut sistemi önemli ölçüde hırpalanır.
Hareketsizlik: Hareketsiz bir yaşam tarzına sahip olmak aşırı yağlanmaya neden olabilir. Bu da hem erkeklerde hem de kadınlarda düşük doğurganlık oranlarına sebep olabilir.
Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlar: Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar üreme yolları için zarar verici olabilir. Fallop tüpleri zarar görür, ayrıca erkeğin testis torbasının iltihaplanmasına neden olabilir.
Kimyasallara Maruz Kalma: Bazı pestisitler, herbisitler, metaller (kurşun) ve çözücüler hem kadınlarda hem de erkeklerde doğurganlık sorunları yaratır.
Stres: Araştırmalar, kadınların yumurtlama ve erkeğin sperm üretiminin stresten etkilendiğini göstermektedir. Çiftlerden en az birinde bu sorunun olması cinsel ilişki sıklığının daha az olması, daha düşük gebelik şansına neden olur.
KADINLARDA İNFERTİLİTE NEDENLERİ
İnfertilitenin birçok nedeni vardır. Ancak infertilite vakalarının yaklaşık üçte birinde herhangi bir neden tespit edilememektedir. Tıbbi olarak belirlenmiş kadınlarda infertilite nedenleri şöyle sıralanabilir:
– Yumurtlama Bozuklukları:
Yumurtlama bozuklukları ileri yaşa bağlı yumurtalık rezervi azalması, polikistik over sendromu ya da metabolizma hastalıklarından kaynaklanabilir.
– Uterus veya Fallop Tüplerinde Sorunlar:
Döllenmiş yumurta, rahime doğru yol alırken fallop tüplerinde bir sorun varsa, döllenen yumurta ilerleyemez ve hamilelik olmaz. Bunun nedeni pelvik bölgede daha önce yaşanmış ameliyatlar, myom ya da kistit oluşumlar olabilir.
– İlaç kullanımı:
Nonsteroid antienflamatuvar ilaçlar, aspirin veya ibuprofen kullananlarda gebelik şansı düşebilir. Kemoterapide kullanılan bazı ilaçlar da yumurtalık yetmezliğine neden olabilir. Bazı ileri vakalarda, kemoterapinin bu yan etkisi kalıcı olabilir. Ayrıca radyoterapide alınan radyasyon kadın üreme organlarının yakınındaysa doğurganlık problemleri oluşabilir.
ERKEKLERDE İNFERTİLİTE NEDENLERİ
– Menide bozukluk:
Meni, orgazm sırasında bir erkeğin penisinin serbest bıraktığı sıvıdır. Meni, sıvı ve spermden oluşur. Sıvı; prostat bezi, seminal vezikül ve diğer cinsel bezlerden çıkar. Testislerde de sperm üretilir. Orgazm sırasında meni, bir erkeğin boşalma sırasında spermlerin taşınmasına yardımcı olur.
Anormal meni, erkek infertilitesinin tüm vakalarının yaklaşık % 75’inden sorumludur. Erkek, düşük sayıda sperm üretiyor ya da menide hiç sperm çıkmıyorsa kısırlık oluşur. Ayrıca eğer spermin hareketliliği düşükse hedefe de ulaşamayacaktır. Spermdeki şekil bozukluğu da döllenmeyi imkansız kılacaktır.
— Meni Anormalliklerinin Nedenleri
- Testis enfeksiyonu
- Testis kanseri
- Testiküler cerrahi
- Testislerin aşırı ısınması: Saunalar, sıcak küvetler, çok sıcak banyolar veya aşırı derecede sıcak ortamlarda bulunan erkeklerin testis sıcaklığı yükselebilir.
- Boşalma bozuklukları: Geriye doğru boşalma olan erkeklerin menisi mesaneye boşalır. Prostat çevresinde bulunan kanallar engellenirse, uygun bir boşalma gerçekleşmez.
- İnmemiş testis: Testislerden biri veya bazen ikisi de; fetal gelişim sırasında karından aşağı doğru testis torbasına inmede başarısız olur. Sperm üretimi bu durumdan etkilenir çünkü testis doğru konumda değildir ve yüksek sıcaklıktadır.
- Hipogonadizm: Testosteron eksikliği testislerin bozukluğuna neden olabilir.
- Genetik anormallik: Bir erkekte bir X ve bir Y kromozomu olmalıdır. Eğer iki X kromozomu ve bir Y kromozomu (Klinefelter sendromu) varsa, testislerde testosteronda ve sperm sayısında sorun olacaktır.
- Kabakulak: Bu virüs enfeksiyonu, genellikle küçük çocukları etkiler. Bununla birlikte, ergenlik sonrasında yaşanırsa, testislerin iltihabına sebep olur, bu da sperm üretimini etkileyebilir.
- Hypospadias: Üretral ağız, penisin ucu yerine alt tarafındadır. Bu anormallik genellikle bebeklikte cerrahi olarak düzeltilir. Tedavi edilmemişse sperm kadının rahim ağzına gitmeyebilir.
- Radyoterapi: Radyasyon terapisi, sperm üretimini bozabilir.
- Anabolik steroidler: Genellikle vücut geliştiricileri ve atletler tarafından alınır; Özellikle uzun süreli kullanımdan sonra anabolik steroidler ciddi olarak sperm sayısını ve hareketliliğini azaltabilir.
- Kemoterapi: Kemoterapi ilaçları sperm sayısını önemli ölçüde azaltabilir.
Kaynak: https://www.bulenttiras.com/kisirlik-riskleri-temel-nedenleri