Kimseye anlatamazsın derdini… Onun sana karşı tavrını, onun başkalarına farklı yüzünü…
Çünkü anlatmaya çalıştığın insanlar onun bu tarafını bilmiyorlar.
“O kadarda değildir” diyorlar sen anlatmaya çalıştığında.
Belki senin abarttığını düşünüyorlar ve belki de seni ciddiye almıyorlar. Ciddiye alınacak kadar ciddi bir durum olduğunu düşünmüyorlar çünkü rolünü iyi oynuyor.
Çok tanıdık değil mi?
Bu kişi arkadaşınız ise hayatınızdan çıkarıp atarsınız.
Bu kişi sevgiliniz ise evlenmeden ayrılıp kurtulursunuz ama bu kişiler eşiniz, anneniz, babanız veya birlikte çalışmak zorunda kaldığınız bir kişi ise yani mecbur hayatınızda olmak zorunda olan bir insan ise ve size başka başkasına başka konuşuyor ve davranıyor ise, işler o kadar kolay olmuyor.
Ne yapacağınızı bilemez hale geliyorsunuz çaresiz hissediyor ve öfkeleniyorsunuz.
Tepki gösterince siz suçlu oluyorsunuz. Çünkü mağdur, masum ve uyumlu rolü oynayan bir kişi var karşınızda.
Yapmanız gerekenlerden ilki bu durumu kişiselleştirmemek olacak. Bu size özel değil. Bunu yapan kişinin karakteri ile ilgili. Kişisel algılayıp bu işi kendiniz daha zor hale getirirsiniz.
Bu kişilerle asla yalnız kalmayın.
Her zaman bir tanık bulundurun. Yalnız kalınan durumlarda kanıtlanamayacak şeyler ortaya çıkabilir.
İş yerinde yazılı olarak yapın her şeyi.
Sözel işler almayın.
Mail ortamında ya da yazılı ve imzalı kağıtlarla kanıtlanabilir ortamlar hazırlayın.
Sözel ilişkilerden uzak durun ve tartışmayın.
İşinizi yapın ve ikili ilişkiden kaçının.
Arkasından konuşmayın ve öfkeli davranıp eline koz vermeyin.
Sizi öfkelendirmek ve suçlu pozisyona düşürmek isteyecektir.
Eşiniz ise bu kişi;
İnsanlara bu durumu kanıtlamak zorunda olmadığınızı kabul edin.
Yaşadığınızı siz biliyorsunuzdur ve bu sizin için yeterli bir sebep olmalı.
Eşiniz tarafından suçlanacaksınızdır.
Başkalarını veya çocuklarınızı size karşı doldurabilir ama siz er ya da geç diğerlerinin durumu anlayacaklarına güvenin.
Çocuklar bir gün bunu anlayacak ve ayırt edeceklerdir.
Başkalarının gözünde suçlu olmaya gönüllü olun.
Aman beni suçlamasınlar demek yerine siz kendinizin suçlu olmadığınızdan emin olup bundan güç alın.
Yaşadıklarınızı siz bildiğiniz için insanlar evliliğin bitme nedeni olarak sizi göreceklerdir ve sizde bunu istemiyorsunuzdur.
Güçlü olup buna göğüs gerip sizin için iyi olanı yapmak sizin kendinize karşı sorumluluğunuz olduğunu hatırlayın.
Siz güçlü olunca eşiniz size karşı bunları kullanıp sizi kontrol edemeyeceğini anladığında bu davranışlardan vazgeçecektir ama sizin güçlü olmanız gerekiyor.
Bu kişi anne ya da babanız ise;
Zaten bu duruma şahitlik eden kardeş ya da diğer ebeveyn olacaktır.
Yalnız olmadığınızı bilmek iyi gelecektir size.
Kendinizi suçlamak zorunda kalmaz ve başkalarınında aynı şeyi paylaştığını düşünürsünüz.
Ama bu kişiler çekirdek aileniz dışındaki kişilere farklı davranacaktır.
Bunun farkında olun ve kendinizi koruyun ve yine kişiselleştirmeden uzak durun.
Onun kurallarını ve standartlarını kendinize ait yapıp, onu memnun etme çabasına girmeyin.
Kendi kişiliğinizi ve sınırlarınızı tanıyın ve kendinize sahip çıkın.
O bunu anlamıyor olsa bile bunu kabul edin ve sakin olun.
Sevgiliniz veya arkadaşınız ise bu kişiler;
Mümkün olan kısa zamanda hayatınızda daha fazla yer edinmeden onları hayatınızdan çıkarın.
Ziya Ünlütürk