Çocuğunuzun huzuru aşkına...

Çocuğunuzun;

– Ona sunduğunuz maddi imkanların,

– Kendisine gösterdiğiniz sevginin, saygının,

– Ona sağladığınız çağdaş yaşamın kıymetini bilmesi adına ona şunları yapmamalısınız:

Onun ergenliği bitene kadar çocuğunuza, kendi çocukluk çağınızda, gençliğinizde ya da yetişkinlik döneminizde;

– Yaşadığınız somut ya da soyut problemlerden,

– Bir türlü yaşayamadığınız çocukluğunuzdan,

– Çektiğiniz maddi sıkıntılardan,

– Annenizden babanızdan gördüğünüz fiziksel şiddetten,

– Ailenizde size uygulanan ruhsal baskılardan,

– Sokakta arkadaşlarınızdan, okulda öğretmenlerinizden dolayı maruz kaldığınız olumsuzluklardan,

– Okul harçlığınızın çok az olduğundan veya hiç olmadığından,

– Aynı kıyafeti aylarca, yıllarca giymek zorunda oluşunuzdan,

– Özetle, mutsuzluklarınızdan, kara günlerinizden, gerçekleşmeyen hayallerinizden,

asla ve asla söz etmemelisiniz.

[adace-ad id=”300003″]

Şayet önerimizi önemsemez ve aksini yaparsanız, çocuğunuzun dünyaya ve insanlara karşı olumlu bakış açısı geliştirmesini engellemiş olabilirsiniz.

Onun, hayatın yaşanabilir ve keyif alınabilir alanlarını keşfetmesini önlersiniz.

Dahası;

– Sahip olduğu yada olacağı maddi imkanları,

– Sizden kendisine kalan maddi mirası, insanlara yararlı olacak şekilde kullanmasının önüne geçmiş olursunuz.

– Ne kadar zengin olursa olsun, yoksulları koruyup kollama, varlıklarını onlarla paylaşma anlayışı gelişmeyebilir.

– Başta eşine, çocuklarına ve çevresindeki insanlara karşı soğuk, sıkıcı ve belki de gaddar davranışlar geliştirebilir.

Bunun altında, anne ya da baba olarak, hayatın sizi mutlu etmemiş olmasının hatırası yatar.

[adace-ad id=”300003″]

Bazen de çocuk;

Aldığı eğitim, karşılaştığı bilge ve iyi insanlar sayesinde, sizin o sıkıcı çocukluk anılarınızın etkisinden kurtulmuş olarak yaşamını sürdürebilir.

Dr. Yaşar Kuru