Bir anne baba, birinci sınıfa giden çocuklarına;
– Gerek öğretmenin önerisi gereği,
– Gerek kendi hevesleri gereği,
– Gerekse çocuğun merakı gereği ona evde “okuma alışkanlığını” gayet pratik ve keyifli yöntemle kazandırabilir.
Bunun için;
– Çocuğu, onun çalışma masasına oturtmak,
– Aç bakalım defterini kitabını demek,
– Ona, otur bakalım okuma yapalım, demek gerekmez.
Şöyle ki;
– Çocuk evde serbest zamanını kullanırken,
– Annesi olarak siz yemek yaparken, sofra hazırlarken, ailece otururken, çay içerken, sohbet ederken bunu yapabilirsiniz.
Örneğin;
Çocuğun harfleri tanıma, kelime veya cümle okuyup yazabilme durumuna göre cebinizde, elinizin altında çeşitli el yazılı, basılı kelimeler, cümleler, kısa yazılar, gazete küpürleri, bazı güzel haber başlıkları veya paragrafları devamlı bulunmalıdır.
Gün içinde bunlardan birkaçını hazırlayabilirsiniz. Hatta resimli, karikatürlü olmaları ona çok çekici gelir.
Bazılarını gün boyu ve gereği kadar üç beş adet gibi evde ya da cebinizde bulundurarak, çocuğunuzdan rastgele, okumasını isteyebilirsiniz. Bunu, eğlenceli hale getirerek tabi.
Yani görev gereği, ödev gereği, okul öğretmen gereği havasına sokmadan.
Ona bu parçacıkları çeşitli aralıklarla birer birer vermeniz uygun yöntemdir. Hatta siz başka bir işle meşgulken ondan, takvim yaprağını okumasını isteyebilirsiniz.
Böylece, çocuğun okulda öğrendiklerinin pratiğini, uygulamasını “çaktırmadan” yapmış olursunuz.
Onun akıcı okuma alışkanlığı kazanmasına ön ayak olmuş olursunuz. Hem, öğretmenin de ricası yerine gelmiş olur.
Çocuk,
Okuldan yeni gelmiştir.
Kitabı defteri yeni dürmüştür.
Siz de ona bir süre sonra tekrar kitap açar ya da açtırırsanız bu onun için bıktırıcı olabilir.
Dr. Yaşar Kuru