Hepimiz anne ve babamızdan öğrendiğimiz şekilde, çocuklarımızı yetiştiriyor ve onları yine öğrendiğimiz şekilde eğitiyoruz.
Çocuklarımız dün karnelerini aldı. Bazı ebeveynler, sanki o karneleri kendisi alıyor ve mantıklı davranmaya çalışsa da çocuğuna karşı tepkili davranabiliyor.
Eğer bir ebeveyn; çocuğunun karnesinde hiç bir zayıf olmadığı ve başarılı olduğu halde; tüm derslerinin neden 100 olmadığını soruyorsa; önce kendini sorgulamasında yarar var.
Bu anne / babayı incelediğimizde; mükemmeliyetçidir ve kendisi de mükemmeliyetçi bir ebeveyne sahiptir. Mükemmeliyetçiliği kendisine de çocuğuna da, çevresine de çoğu zaman sıkıntı yaratır.
Aile içinde her şey istediği gibi olmayınca da streslenir, öfkelenir ve bu haliyle de çocuğunu mengeneye sıkıştırmış olur. Olayı öylesine abartır ki, çocuğunun tatilde bile ders çalışmasını ister. Ve çocuğunu; başarı, davranış, kişilik konusunda arkadaşlarıyla kıyaslar. Bu kıyaslama ise çocuğun ruh sağlığına zarar verir.
Çocuk istediği gibi hareket edemeyen, el kol hareketilerini dahi rahat kullanamayan, mutsuz, umutsuz, karamsar, hep başkalarına kendini sevdirme, beğendirme çabasında, kendi kararlarını veremeyen, isteklerini ifade edemeyen, kendini ve yaptıklarını ömür boyu eleştiren, beğenmeyen, keyifsiz bir birey olur. (Çocuk yetişkin olsa, anne babayı kaybetse de kendisiyle özdeşleşmiş o içindeki eleştirel ebeveyn sesi, sürekli konuşur durur, bu da kısır döngüye neden olur, yapması gereken işlerde adım atmakta sıkıntı yaşar ) .
Ya da tam tersi annenin ve babanın her isteğine tepki gösteren bir birey olurlar.
Böyle bir anne ya da baba aslında kendisiyle yarışmaktadır. “İyisi olsun, daha iyisi olsun” derken; gerçekte kendisini eleştirmekte, yargılamakta, kıyaslamaktadır. “Başarılı çocuğun annesi, başarılı ve iyi annedir” ona göre.
Çocuğu kendisinin bir uzantısıdır sanki. Ve aslında sevilmek istenen, olduğu gibi kabul görmek istenen, var olmak istenen kendi içindeki çocuktur.
Böyle ebeveynlerin; çocuklarının ileride sorunlu bireyler olmaması adına, bu davranışlarını değiştirmeleri, değiştiremiyor ve tek başlarına çözemiyorlarsa bu konuda bir destek almalarında yarar var.
Ebeveyn çocuğuna güvendiği sürece, çocuğunun özel olduğunu, ayrı bir kişilik olduğunu ve yine çocuğunun yaradılışındaki gibi olması gerektiğine inandığı ve buna izin verdiği sürece hiçbir sorun kalmaz.
Çocuklarımıza ve öğretmenlerimize iyi tatiller diliyorum. ?
Çocuklarınızın ruhuna zincir vurmaktan kurtulalım. Tabi kendinize de…
Sevgiyle kalın. ?
Ayşegül Özkonak
Kişisel Gelişim Eğitmeni ve Danışmanı