1-) Biz de çok uykusuz kaldık; şimdilerde yavaş yavaş uyumaya başladık, yani daha az uyanıyoruz. Yani geçiyor…
2-) Biz de koca göbekli, geniş mabatlı, sakallı, bıyıklı annelerdik; şimdilerde toparladık kendimizi, gidip kaş bıyık aldırıyoruz. Yani geçiyor…
3-) Biz de atar üstüne atar atıyorduk evde, öteki git deseler ağlıyorduk; şimdilerde yüzümüz daha çok gülüyor. Yani geçiyor…
4-) Bize de herkes vik vik vik, onu öyle yap, bunu böyle yap diye akıl veriyordu; şimdilerde sustular, onun yerine akıl danışıyorlar. Yani geçiyor…
5-) Bizim de, yakamız kusmuk kokuyor, paçalarımıza b*k bulaşıyordu; şimdilerde çocuklar tuvalet işini çözdüler, bezden kurtuldular. Yani geçiyor…
6-) Biz de çocuklarımıza bir şey olmasından çok korkuyorduk, geceleri nefesini dinliyor, deli deli hareketler yapıyorduk; şimdilerde alıştık, yani en azından gece gidip nefes dinlemiyoruz. Yani geçiyor…
7-) Biz de bebeğimize biri sarılınca, elini yıkamadan dokununca, ıslak ıslak öpünce falan uyuz oluyorduk; şimdilerde böyle böyle bağışıklık kazanacak ay deyip geçiyoruz. Yani geçiyor…
8 -) Biz de bütün gün çocukla ilgileniyor, bir çayı soğutmadan içemiyor, banyo yapmayı bırak tuvalete bile gidemiyorduk; şimdilerde bir kahve molası verebiliyoruz. Yani geçiyor…
9-) Biz de sadece çocuk, çocuk, çocuk, çocuk, bebek, bebek, bebek, mama, bez, süt, bebek, çocuk, doktor, bebek diye geziyorduk; şimdilerde başka konulardan da konuşabiliyoruz. Yani geçiyor…
10-) Biz de kendimizi bazen çok yorgun, bitkin, tükenmiş hissediyorduk; şimdilerde ara ara yine oluyor ama çabuk toparlıyoruz.
Kısaca cancağızım, bakabildiğin kadar iyi bak kendine ve bebeğine.
Çabuk büyüyorlar.
Yani zaman geçiyor…
Şermin Yaşar
Oyuncu Anne