Çocuğu anlamanın onlarca yolu, yöntemi vardır.
Örneğin;
Çocuk sizden herhangi bir talepte bulunduğunda, ki bunların bir kısmı olması, bir kısmı da olmaması gerekenlerdir.
Yapılan en temel hata;
Çocuğa ya “evet”, ya da “hayır” ile,
Ya “olur, ya da “olmaz” ile yaklaşarak konuyu kapatmak olmaktadır.
Bu, işin hiç zaman almayan ve klasik yönüdür.
Defter hızla dürülür.
Oysa, çocuğun taleplerinin hem yerine getirilecek olanları, hem de yerine getirilmeyecek olanları, “ayak üstü” de olsa, “sorular” eşliğinde sonuçlandırılmalıdır.
Ama bu yöntem azıcık zaman alıcıdır.
Mesela;
– Demek onu istiyorsun?
– Onu çok mu seviyorsun?
– Onun nesini beğendin?
– Onunla ne yapmayı düşünüyorsun?
– O, senin ne işine yarayabilir?
– Sence “o” değil de “şu” olsa nasıl olur?… gibi.
Bu yöntemle;
Çocuk açısından sonuç ne olursa olsun, yani isteği reddedilmiş olsa bile önemli olan şu olmuş olur:
– Babam benimle çok güzel ilgileniyor.
– Annem beni düşünüyor.
– Ben bu evde “adam” yerine koyuluyorum.
– Ben bu iki insan için değerliyim ki, benimle uzun uzun konuşuyorlar.
– Benim fikrimi almaları çok hoşuma gitti.
– İstediğimin olmamasının, ya da başka bir şeyin alınmasının ne kadar önemli olduğunu anladım…